TAŞI ALTINA ÇEVİRMEK

Bir genç heyecanla koşarak Tao hocasına gelir ve :” Hocam sen taşı altına çeviriyormuşsun, bu doğru mu?” diye sorar. Hoca gülümser ve başını sallarken: ” Evet!” der. Genç sevinçle bana da öğretir misin, hocam?” Hoca:” Elbette. Hiç sende altın var mı?” diye sorar. Genç elini cebine atar ve küçük bir altın parçası çıkartır. Avunun içinde Hocaya uzatır. Hoca, gencin avucundaki altın büyüklüğünde bir taşı yerden alır. Genç gibi avucunda tutar. Ve elindeki taşı gencin avucuna koyar ve altını alır. Avucunun içinde çocuğa uzatır. Hoca işte der. Delikanlı şaşırır ve hayal kırıklığı ile “Ama bu benim altınım ve benim avucumdaydı. Bu da sizin avucunuzdaki taş.” der Hoca güler. “Evet bu doğru. Belim elimdeki taş şimdi altın oldu, senin elindeki altın ise taş oldu. Şimdi sana bir sorum var. Bu sana ne anlatıyor?”

Genç düşünür ve ” Hocan dahi olsa kimseye kendinden fazla güvenme ve çalışıp kazanmadığın hiç bir şeye gözünü dikme, ve asıl değişim dışarıda değil, insanın içindedir. Cahil ve hırslı insan taş gibidir. Bilge ve çalışkan insan ise altına dönüşmüştür. Sağol hocam.” der ve dönüp giderken Hoca: “Delikanlı bir şey unutmadın mı?” derken avucundaki altını uzatır. Delikanlı bakar ve gülümser. “Bana altına dönüşmek için bir yol açtınız. Bu yolun bedeli olarak kabul edin. Bu ise bana göre sizin elindekinden çok daha değerli.” diyerek avucundaki taşı gösterir. ” Bu taş altının ben olduğumu hep hatırlatacak!” der. Faruk Acarsoy